ÖZET
Amaç:
Çalışmanın amacı COVID-19 pnömonisi ile diğer viral pnömoniler (OVP) arasındaki farklılıkları demografik, klinik ve radyolojik özellikler açısından karşılaştırmaktır.
Sonuç:
COVID-19 pnömonisini SYV’ne bağlı pnömoniden klinik ve laboratuvar bulguları ile ayırt etmek zordur. Akciğer tomografisinde parankimal lezyonların periferal ve posterior dağılımı ve bilateral tutulum gibi bulgular COVID-19 pnömonisini SYV’ne bağlı pnömoniden ayırt etmeye yardımcı olabilir.
Bulgular:
Çalışmaya alınan 63 hastanın 45’inde COVID pnömonisi, 18’inde SYV’ne bağlı pnömoni saptandı. Öksürük, balgam, nazal konjesyon ve lökositoz SYV grubunda, lökopeni ise COVID-19 grubunda istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksekti (p <0.05). Parankimal lezyonların akciğer tomografisinde dağılım paterni, SYV grubuna kıyasla COVID-19 grubunda daha sıklıkla periferik ve posterior olma eğilimindeydi. COVID-19 grubunda bilateral tutulum SYV grubuna göre daha sıktı (p <0.05).
Yöntem:
Bu retrospektif kohort çalışmaya, COVID-19 enfeksiyonu şüphesiyle hastaneye başvuran ve bilgisayarlı toraks tomografisinde pnömoni bulgusu olan, 18 yaşından büyük hastalar dahil edildi. Tüm hastaların solunum yolu örneklerinde SARS-CoV-2 RT-PCR ve diğer solunum yolu virüsleri için multipleks PCR çalışıldı. SARS-CoV-2 RT-PCR testi pozitif olan hastalar “COVID-19 grubu”, multipleks PCR’da herhangi bir solunum yolu virüsü izole edilen ve ardışık 2 SARS-CoV-2 RT-PCR testi negatif gelen hastalar “diğer solunum yolu virüsleri (SYV) grubu” olarak sınıflandırıldı. İki grup klinik özellikler, laboratuvar bulguları ve akciğer tomografisi bulguları açısından karşılaştırıldı.