İnme Sonrası Hemiplejik Omuz Ağrılı Hastalarda Kantitatif Yöntemle Belirlenen Glenohumeral Subluksasyonun Klinik Değişkenlerle İlişkisi
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Özgün Araştırma
CİLT: 29 SAYI: 4
P: 276 - 279
Ekim 2018

İnme Sonrası Hemiplejik Omuz Ağrılı Hastalarda Kantitatif Yöntemle Belirlenen Glenohumeral Subluksasyonun Klinik Değişkenlerle İlişkisi

Gazi Med J 2018;29(4):276-279
1. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı, Adana, Türkiye
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 27.07.2016
Kabul Tarihi: 02.09.2018
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Bu çalışmanın amacı, inme sonrası hemipleji hastalarında glenohumeral subluksasyonun klinik değişkenlerle ilişkisinin değerlendirilmesidir. “Hemiplejik hastalardaki omuz subluksasyonu; spastisite, motor iyileşme ve ambulatuvar durum ile ilişkilidir” hipotezinin değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.

Sonuç:

İnme sonrası hemipleji hastalarında, GHS varlığı, motor iyileşme seviyesiyle ilişkili olmakla birlikte, ambulasyon ve spastisite düzeyinden bağımsızdır. Subluksasyon olan hastalarda, ambulasyon ve spastisite düzeyinin subluksasyonun kantitatif ölçümleri üzerine etkisi olduğu gösterilememiştir.

Bulgular:

Omuz ağrısı nedeniyle anteroposterior omuz grafisi çekilmiş olan, toplam 47 hemipleji hastasının sistem verisine ulaşıldı. Dışlama kriterlerinden sonra, yaş ortalaması 66,2±12,1 yıl olan 41 hasta istatistiksel analize dahil edildi. Hastaların 22’sinde (%53,7) GHS mevcuttu. Subluksasyon oranı Brunnstrom kategori I’de (Brunnstrom 1-3), kategori II’deki (Brunnstrom 4-6) hastalara göre anlamlı olarak daha fazlaydı (p<0,05). Hastalar spastisite düzeyine göre iki gruba kategorize edildiğinde [kategori I (MAS 0-2) ve kategori II (MAS 3-4)], iki grup arasında subluksasyon açısından fark bulunmadı (p>0,05). Non-fonksiyonel (FAS 0-2) ve fonksiyonel (FAS 3-5) ambulasyona sahip hastalarda subluksasyon oranları benzerdi (p>0,05). GHS'li hastalarda, vertikal ve horizontal mesafeler, FAS ve MAS kategorisine göre değişim göstermezken (p>0,05), Brunnstrom kategori II’de, istatistiksel analiz için yeterli hasta sayısına ulaşılamadığından karşılaştırmalı analiz yapılamadı.

Yöntemler:

İnme sonrası hemipleji tanılı hastalardan, omuz ağrısı nedeniyle anteroposterior omuz radyografisi çekilmiş olanlar çalışmaya dahil edildi. Retrospektif olarak dizayn edilen bu çalışmada, hastaların elektronik veri tabanındaki ve dosyalarındaki verilerinden demografik özellikleri (yaş, cinsiyet), hastalık süreleri, fonksiyonel ambulasyon skalaları (FAS), üst ekstremite için Brunnstrom motor iyileşme seviyeleri ve Modifiye Ashworth Skalası'na (MAS) göre spastisite evreleri kaydedildi. Muayene verilerinden klinik GHS tanısı alıp almadıkları not edildi. GHS saptanan hastalarda, muayeneleri ile eş zamanlı çekilmiş olan anteroposterior omuz radyografilerinde vertikal ve horizontal mesafeler ölçüldü. Klinik değişkenler ile GHS arasındaki ilişki değerlendirildi.

Anahtar Kelimeler:
Glenohumeral subluksasyon, hemipleji, inme