ÖZET
Amaç:
Her yıl yaklaşık 15 milyon prematüre bebek doğuyor ve dünya çapında hayatta kalma oranları önemli ölçüde değişiyor. Nötrofil-lenfosit oranı (NLR) sadece sistemik enflamasyonun yeni bir belirteci değil, aynı zamanda kötü prognozun, cerrahi veya medikal tedaviye yanıtın güvenilir bir göstergesidir. Nötrofil-trombosit oranı (NPR), yeni ortaya çıkan bazı çalışmalarda inflamatuar süreç için etkili bir tarama aracı olarak da önem kazanmaktadır. Bu çalışmanın amacı, pompasız kalp ameliyatı geçiren prematürelerde postoperatif NLR ve NPR'nin klinik sonuçlarla ilişkisini değerlendirmek ve böylece klinik prognoz için altta yatan bir belirteç sağlamaktır.
Yöntem:
On dört prematüre bebeğin kayıtları retrospektif olarak incelendi. Bu hastaların PDA'ları kardiyopulmoner baypas yapılmadan cerrahi olarak kapatıldı. Postoperatif NLR ve NPR'nin postoperatif kalış süresi, hastanede kalış süresi, postoperatif mekanik ventilasyon süresi ve hastane mortalitesi gibi postoperatif sonuçlarla ilişkisi değerlendirildi.
Bulgular:
Bu çalışma, ortalama (±SS) gebelik yaşı 25,7(±2,0) hafta ve ortalama ameliyat ağırlığı 1191(±553) g olan 14 prematüre bebek ile gerçekleştirildi. Postoperatif NPR ile hem postoperatif NLR (r=0.704,P=0.005) hem de mortalite (r=0.598,P=0.024) arasında pozitif korelasyon saptandı. Ancak hem postoperatif NLR, NPR hem de ortalama postoperatif kalış süresi, ortalama hastanede kalış süresi ve ortalama postoperatif mekanik ventilasyon süresi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki yoktu. Ayrıca NLR ile mortalite arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki yoktu. Ancak hastalar sağ kalan ve sağ kalmayan olarak 2 gruba ayrıldığında NLR ve NPR sağ kalmayan grupta sağ kalan gruba göre anlamlı olarak yüksekti.
Sonuç:
Postoperatif NPR ile hem postoperatif NLR hem de mortalite arasında pozitif bir korelasyon vardır. Hem NLR hem de NPR, pompasız kalp ameliyatı geçiren prematüre popülasyonda ek bir risk sınıflandırma aracı sunabilen kolayca elde edilen ve ucuz belirteçlerdir.