ÖZET
Amaç:
Pilonidal sinüs tedavisinde temel amaç, rekürrensiz olarak sinüs kanalını çıkarmak, morbiditeyi ve hastanede yatış süresini düşürmek ve düşük maliyetli olmasıdır. Literatürde bildirilen çok sayıda makale olmasına rağmen, günümüzde pilonidal sinüs hastalığının çocuklarda tedavisi tartışmalıdır. Bu çalışmanın amacı, pilonidal sinüs tedavisinde kullanılan iki cerrahi tekniği komplikasyon ve nüks açısından karşılaştırmaktır.
Yöntem:
Bu çalışmaya Ocak 2010-Ocak 2019 tarihleri arasında primer onarım yöntemi (PRM) veya Limberg flep yöntemi (LFM) ile opere edilen sakrokoksigeal pilonidal sinüslü 122 çocuk hasta dahil edildi. Cerrahi yöntemler demografik veriler, vücut kitle indeksi, postoperatif enfeksiyon, postoperatif kanama, rekürrens, rekürrens tedavisi ve operasyonlar arasındaki süre açısından analiz edilerek karşılaştırıldı.
Bulgular:
Altmış iki hasta (%50.8) PRM ile tedavi edildi ve 60 hasta (%49.2) LFM ile tedavi edildi. PRM ın postoperatif döneminde 12 hastada yara enfeksiyonu, yedi hastada kanama ve granülasyon, sekiz hastada nüks gelişti. LFM grubunda ise altı hastada yara enfeksiyonu, üç hastada kanama ve granülasyon ve iki hastada nüks vardı. Postoperatif komplikasyonlar, LFM grubunda daha az idi. (p = 0.026).
Sonuç:
Bu çalışmaya dayanarak, daha az komplikasyona ve daha düşük nüks oranlarına sahip olduğu için LFM'yi öneriyoruz.